Tokat Evde Masaj

“Hayır” dedi tekrar, elleriyle bedenlerini birbirinden ayırıp avuç içleriyle Turner’ı göğsünden iterek. Tokat Evde Masaj “Hayır!” Turner, hiçbir tereddüt işareti göstermeden, ansızın geri çekildi. “Miranda Cheever, ” dedi Turner mırıltı halinde, “Kim bilebilirdi ki?” Miranda ona bir tokat patlattı. Turner’ın gözleri kısıldı ama hiçbir şey söylemedi.

“Bunu niçin yapmış oldun?” diye sordu Miranda sorgulayıcı bir ses tonuyla. Tüm bedeni titremesine rağmen sesi oldukça kararlı çıkıyordu.Tokat Evde Masaj  “Seni öpmeyi mi?” dedi omuz silkerek. “Niçin yapmayacaktım?” “Hayır, ” diyerek karşılık verdi Miranda. Kendi sesindeki acıdan kendisi de korktu fakat onun bilmesini istiyordu. “kolay yolu seçemezsiniz.

O ayrıcalığı kaybettiniz.” genç adam kıkırdadı, nalet olası Turner ve dedi ki; “Bir dominatriks(* Dominatriks: Asteriks’in iri yapılı sevgilisi.) olarak çok eğlencelisin.” “Kes şunu, ” diye bağlarırdı Miranda. Turner, onun anlamadığı şeyler söylemeyi sürdürüyordu ve bu yüzden de Miranda ondan nefret ediyordu.

Tokat Evde Masaj

“Beni niçin öptün? Beni sevmiyorsun ki.” Tırnaklarını avuç içlerine geçirmişti. Aptal, aptal kız. Bunu niçin söyledi ki şimdi sanki? Tokat Evde Masaj Fakat Turner bir tek gülümsedi. “Senin daha on dokuz yaşlarında bulunduğunu unutmuşum. İşte bundan dolayı öpüşmek için aşkın lüzumlu olmadığını bilmiyorsun.” “Benden hoşlanılmış olduğunı bile sanmıyorum.” “Saçma, tabii ki hoşlanıyorum, ” derken gözlerini kırptı, sanki onu ne kadar iyi tanıdığını hatırlamaya çalışıyor gibiydi. “Senden mutlaka nefret etmiyorum.”

“Ben Leticia değilim, ” dedi Miranda fısıltı şeklinde. Turner, aniden genç kızın kollarını kavradı ve acıtacak derecede sıktı. “Sakın tekrar onun adını ağzına alma. Duydun mu beni?” Miranda şok içindeki gözlerinden öfke yayarak baktı. “Özür dilerim, ” dedi telaşla. “Lütfen bırak gideyim.” Fakat Turner onu bırakmadı. Bir tek parmaklarını birazcık gevşetti.

Bakışları adeta Miranda’yı delip geçiyordu. Bir hayalete bakıyordu sanki. Leticia’nın hayaleti. “Turner, lütfen, ” dedi Miranda fısıldayarak. “Canımı yakıyorsun.” Turner’ın ifadesinde bir şeyler berraklaştı ve geri adım attı. “Özür dilerim, ” dedi. Yan tarafa baktı. Pencereye? Saate? “Bağışla lütfen, ” dedi nezaketle. “Sana saldırdığım için, her şey için.” Miranda yutkundu.

Gitmeliydi. Ona bir tokat daha patlatıp, çıkıp gitmeliydi ama perişan haldeydi. Yine de söylemeden edemedi, “Seni bu kadar mutsuz etmiş olduğu için çok üzgünüm.” Turner’ın gözleri onunkilere kaydı. “Dedikodular ders odalarına kadar yayılıyor değil mi?” “Hayır!” dedi Miranda aceleyle. “sadece… Bundan başka bir şey söyleyemem.”