Tokat Mutlu Sonlu Masöz Bayanlar
Tokat Mutlu Sonlu Masöz
U¨ stelik babasının ailesi,’ her ne kadar ö dü l kazanmak için değilse de, soyadlarını en azından bir kez değiştirdi. Bu işi 1930’lu yılların sonlarında yapmış oldular; olur ya, Hitler ü lkeyi işgal ediverirdi. Hoş, o işgal etmese bile, ü lkede yeterince Yahudi dü şmanı vardı zaten. O gü nlerde halaları, “Kimin çaldığım bilmeden sakın kapıyı Tokat Mutlu Sonlu Masöz açayım deme” diye tembihlerlerdi onu. I˙şte bü tü n bunların nihayetinde, Lesje şu olmayacak adı –Lesje Green adını– almıştı. Doğrusu, Lesje Etlin de bundan daha uygun bir ad değildi ya. I˙ki yıl süresince, dokuz ve on yaşlarındayken, okuldaki ö ğretmenlerine adının Alice olduğunu sö ylemişti. Lesje ile Alice anlamdaşymış, anası ö yle demişti.
Hem, Lesje kusursuz denecek kadar iyi bir addı, ü nlü bir UkraynalI şairin adıydı. Lesje onun şiirlerinden bir tekini bile okuyamamıştı. Sonrasında, aşağıdaki nedenle Alice’i bırakmış, gene Lesje’ya dö nmü ştü . Gü nü n birinde o gü ne dek kimsenin keşfetmediği bir ü lke keşfederse –bir gü n yapacaktı bunu– elbet oraya kendi adını verecekti. O¨ rneğin, Yeşil U¨ lke anlamına gelen Grö nland, her ne kadar onun hayalindeki ü lkeye benzemiyorsa da, bö yleydi. Çıplak, buzlu, canlılıktan yoksun bir yerdi orası. Lesje’nın keşfedeceği ü lke ise tropikal, çok verimli, tü rlü tü rlü mükemmel canlıyla dolu olacaktı.
Tokat Mutlu Sonlu Masöz
Oradaki canlıların hepsi ya arkaik fakat soyu tü kenmiş olduğu sanılan, yahut fosil kayıtlarında bile bulunmayan, hiç bilinmeyen canlılar olacaktı. Lesje hayalindeki ü lkeyi dikkatle defterine çizmiş, nebat ve hayvan türlerini etiketlemişti. Gelgelelim, bulacağı ü lkeye Aliceland adım takamazdı. Kulağa hiç hoş gelmiyordu. Yitik Dünya’dan aklında kalan şeylerden biri de topografik ö zelliklerin adlarıyla ilgiliydi. O¨ rneğin, Gladys Gölü: Pek goyiş.
Lesjeland başka ama. Bu ad insana Afrika’yı çağrıştırıyor. Lesje orayı harita ü zerinde gözlerinin önüne getirebiliyor: Bu açıdan bakılırsa hiç de gülünç değil.Lesje bü yü dü kten sonrasında bir gü n Karavan Festivali sırasında Odessa Pavyonu’nu gö rmeye gitmişti. çoğu zaman bö yle şeylerden kaçınırdı. Orada sergilenen o resmı̂ iyi niyete, artık kimsenin giymediği sö zde yerel giysilere inanmıyordu. Polonya Pavyonu’ndaki şeklinde Polonyalılar yoktu gerçekte, Hintli şeklinde Hintliler, Tirol şarkıları sö yleyen Almanlar yoktu.